Gerçek mi, Büyük Bir Aldatmaca mı?
Plastiklerin geri dönüştürülebilir olduğu yönünde yıllardır toplumlara bir "büyük yalan" satılıyor. Televizyon, radyo ve reklam panolarında sürekli tekrarlanan bu mesaj, aslında plastik sektörünün ve onun arkasındaki petrol şirketlerinin ürün satışlarını sürdürmek için kullandığı bir aldatmaca. Bu söylem, çevreye verilen zararın sorumluluğunu bireylerin üzerine atarken, asıl zarar veren dev şirketlerin kârını koruyor.
Plastiklerin Kimyası ve Dayanıklılığı Plastikler, kimyasal olarak birbirine sıkı sıkıya bağlı zincirlerden oluştuğu için doğada çözünmeleri neredeyse imkânsız. Bir plastik şişe doğada yüzlerce yıl kalabiliyor; mikroplastiklere dönüşse bile, bunlar suya, toprağa ve hatta insan vücuduna kadar yayılabiliyor. Son araştırmalar, yenidoğan bebeklerin bile vücudunda mikroplastik tespit edildiğini gösteriyor. Türkiye’de yapılan çalışmalarda da deniz ürünlerinin önemli bir kısmında mikroplastik bulunduğu ortaya çıktı.
Geri Dönüşüm Gerçeği Toplum, plastikleri geri dönüşüm kutularına atarak çevreye katkı sağladığını düşünse de, gerçek çok farklı. Plastiklerin sadece çok küçük bir bölümü (yaklaşık %9'u) geri dönüştürülebiliyor ve bu da genellikle yalnızca bir ya da iki kez gerçekleşiyor. Cam veya metal gibi sonsuz döngüde geri kazanılamıyorlar. Ayrıca, atıkların büyük bölümü yoksul ülkelere ihraç edilip orada doğaya bırakılıyor.
Plastik Sektörünün Rolü Petrol şirketleri ve plastik üreticileri, 1970’lerden itibaren kamuoyundaki çevre baskısını savuşturmak için “geri dönüşüm” algısını yaydı. Plastiklerin üzerine basılan geri dönüşüm sembollerinin çoğu da aslında bir pazarlama taktiği. Bu semboller, plastiğin türünü gösteriyor; geri dönüştürülebilirliğini değil.
Çözüm Yolları ve Bireysel Sorumluluk Çevre krizinin esas sorumlusu, dev plastik ve petrol şirketleri ile bunlara göz yuman devletler. Tüketicilere düşen ise, geri dönüşümün ötesinde plastik kullanımını azaltmak, cam, çelik veya bez çantaları tercih etmek ve tek kullanımlık ürünlerden kaçınmak. Ancak bireysel çaba tek başına yeterli değil; gerçek çözüm, siyasi baskı ve toplumsal bilinçle bu büyük şirketlerin ve hükümetlerin politika değişikliğine zorlanmasından geçiyor.
Sonuç Plastikler kolay ve kullanışlı olabilir; ancak bu onları "sürdürülebilir" veya "çevre dostu" yapmıyor. Tüketim alışkanlıklarımızı ve bakış açımızı köklü şekilde değiştirmeden, bu yıkıcı döngüden çıkmak mümkün görünmüyor.
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=RuYreb9688U