Yugoslavya Sendromu ve Türkiye’nin Ufukta Görünmeyen Tehlikesi
Tarihin haritasından silinen her devlet, geride yalnızca toprak değil, uyarı niteliğinde bir çığlık bırakır. Yugoslavya, işte o çığlıkların en gürüdür. Altı ayrı cumhuriyetten, üç ana dinden, çok sayıda etnik unsurdan oluşan bu yapay birlik, Batı’nın kışkırtmaları, içeriden körüklenen kimlik krizleri ve suni çokkültürlülük romantizmiyle paramparça edildi. Sırp, Hırvat, Boşnak, Sloven, Makedon ve Arnavut unsurlar bir zamanlar aynı bayrağın altında yaşarken, bugün birbirlerine sınır komşusu değil, düşman olarak bakıyorlar. Her biri kendi devletini kurdu. Binlerce insan öldü. Harita değişti. Ancak değişmeyen tek şey şu oldu: Dağılan, bölünen, parçalanan halkın artık aynı sofraya oturma ihtimali bir daha hiç doğmadı.
Bugün Türkiye’nin kaderini şekillendirenler bu örneği ya bilmiyor ya da bilerek susuyor birilerinin eşbakanı olduğu BOP projesi doğrultusunda “Çok Kültürlülük” Maskesi Altında Yürüyen Sessiz Yıkım Türkiye’ye dayatılan sözde çok kültürlülük projesi, gerçekte kültürlerin zenginliği değil, devletin çözülme planıdır. Türk’ün adı silinsin diye 36 etnik unsurdan bahsediyorlar. Herkesin kimliğiyle övünmesine izin var; yalnızca “Türklük” bir nefret objesi gibi gösteriliyor. Bu yalnızca kültürel bir oyun değil, açık bir kimlik kuşatmasıdır.
Bugün örneğin EN BÜYÜK AZINLIK alevileri vede diğerlerini saymayan zihniyet illada “Türk, Kürt, Arap bu ülkenin asli unsurlarıdır !” diyenler, yarın KAÇINILMAZ şekilde 36 parçaya ayrılmış bir federasyonun haritasını çizecekler “Ümmet” kahve laklaklamalarıyla Ulus devlet - DNA lşarı ile vücut bulan Millet kavramını sulandıranlar, bizi etnik aidiyet yerine mezhepsel hiziplere, kabilevi ayrışmalara, coğrafi cemaatlere bölmek istiyor. Bu, ümmet anlayışı değil; aslında bir ümmeti darmadağın etme planıdır.
Göçmenlerle Kurulan Sessiz Koloni
Ülke ON MİLYONLARCA - ne idüğü belirsiz göçmen deposuna çevrildi. Suriyeli, Afgan, Sudanlı, Pakistanlı, Arap ... milletten insan Türk topraklarına yığıldı. Bu insanların çoğu Türk’e ve Türkiye’ye gönülden bir bağ taşımıyor. Onlara herşeyi SAHTE ülkede Devlet + Mafya işbirliğinde öğrenğin: sözde satılmış gösterilen fakat yapılmakta olan $250.000 değerindeki dairenin %10 u ödenmiş gibi gösterilip, HANE üzerinden 4 eşli 20 çocuklu ailesine kişi başı sadece $ 1.oo ile - ülkeye gelmeden avukat vekaleti ile sağlanan TC vatandaşlık için AB gibi ülkeler artık gerçek Türklere vize randevusu bile vermiyor. Bu ne idüğü belirsizlere toprak satın almaları sağlanıyor, demografik yapıyı sinsice değiştiriyor. Bu sadece bir nüfus hareketi değil, Türkiye’nin etnik haritasının yeniden çizilmesidir. Yugoslavya’nın dağılmasında etkili olan iç-dış unsurlar ne yaptıysa, aynısı Türkiye’de deneniyor.
Anayasa ve ANA HEDEF Türklüğe Saldırı
Yeni anayasa tartışmalarında sanki ATALARI BELİRSİZ şekilde “Türk” kelimesinden rahatsızlık duyanlar, cumhuriyetin harcını gevşetmeye çalışıyor. Türk milleti yerine “Türkiye milleti” deniyor. Bu, köksüz ve renksiz bir topluluğun tanımıdır. Sıfatı silinmiş, adı belirsiz, geleceği meçhul bir halk yaratma çabasıdır. Bu anayasa bir hukuk metni olmaktan çıkıp, milleti yok sayan bir mühendislik planına dönüşüyor.
Yugoslavya da anayasa değişikliğiyle başladı. Her bölge kendi kimliğini önceledi. Sonra silahlar konuştu. Aynı oyun şimdi Türkiye’de. Eğer bu millet, ortak bir kimlikte birleşmezse, tarihin çöp sepetine atılmış şekilde çok yakında yeniden Kürt S'AÇILIMI olarak bir başka “federasyon hayali” olasılığı KAÇINILMAZ gerçekliktir
Bizi Ne Bekliyor?
• Devam eden göçmen akınlarıyla Türk nüfusu oransal olarak azalacak.
• Kimliksizleştirme politikalarıyla genç nesiller “biz kimiz” sorusuna cevap veremeyecek.
• Mezhep, etnik köken ve cemaat merkezli yeni ayrışmalar doğacak.
• Ekonomik krizle birleşen sosyal adaletsizlik, etnik gruplar arası öfkeyi körükleyecek.
• Yeni anayasa ile Türklüğün adı silinirse, birlik fikri de anayasa kitapçığında gömülecek.
• Sonuç: Gazze katliamına seçsiz - Tümü AHLAK YOKSUNU islam dünyası Yeni bir Yugoslavya! Parçalanmış, birbirine düşmanlaştırılmış topluluklar. Hepsinin başında bir “küresel barış gücü” ve haritayı yeniden çizen dış mihraklar BOP - YENİ HAÇLI SEFERLERİ ile geçmişinden ibret Almayan tüm toplumlar gibi kaçınılmaz şekilde Tarih Olur misali, Bugün hâlâ Türk, Kürt, Arap kardeştir Kahve laklaklamalarıyla Yeni Kürt S'açılımı peşinde koşan borozancılar; yarın bu kardeşliğin hangi cephede, hangi bayrağın karşısında sınanacağını düşünmelidir. Çünkü bu oyun kardeşliği değil, kardeşi kardeşe kırdırmayı planlıyor.
Bir milletin adı silinirse, onun devleti de silinir parçalanır, Haçlı orduları BOP planı ike “Kimliksizleştirilen her millet, önce zihnen sömürgeleştirilir; sonra fiziken parçalanır. Kurtuluş ancak her döneminde TARİH YAZAN - toplamda 117 devlet kurmuş - Eti, Sümer diye Bankalarımız, Etrüsk - İskit - Etiler - Akadlar .... diye semtleri adlandırdığımız, mİsmet İnönü - Turgut Özal gibi Kürtlerin başbakan - Cumhurbaşkanı olabildiği .... BİNLERCE YIL bu toprakların sahibi ”Türk’ün adı yaşarsa, Türkiye ve onunla birlikte içindeki 72.5 milletlerin garantisidir.