Bekir Ağırdır ÖZET ANALİZ...
Türkiye'nin siyasi atmosferinin son derece gergin olduğunu ve iktidarın muhaliflere karşı görülmemiş bir saldırı içinde olduğunu belirtiyor. CHP'nin erken cumhurbaşkanı adayı belirleme kararı ve Ekrem İmamoğlu'na yönelik yargı hamlelerinin, iktidarın planlarını bozduğunu ve onları aceleci davranmaya ittiğini ifade ediyor. Ağırdır'a göre, iktidarın amacı siyasi alanı kontrol altında tutmak ve kendi tabanını konsolide etmek. Ancak, bu hamlelerin toplumda inandırıcı bulunmadığını ve muhalefete yaradığını savunuyor.
Ağırdır, Türkiye tarihinde devlet gücünü kullanarak toplumu terbiye etmeye çalışan hiçbir siyasetçinin başarılı olamadığını vurguluyor. 1950'den günümüze kadar olan seçim sonuçlarını örnek göstererek, toplumun bu tür girişimlere sandıkta tepki gösterdiğini belirtiyor. İmamoğlu'na yönelik operasyonun da bu tepkiyi tetikleyeceğini öngörüyor.
Ağırdır, toplumun hafızasının zayıf olmadığını, ancak tepki gösterme mekanizmalarının sınırlı olduğunu belirtiyor. Toplumsal bellekte hak temelli örgütlenmenin negatif bir algısı olduğunu ve insanların daha çok dayanışma temelli örgütlenmelere yöneldiğini ifade ediyor. Bu nedenle, ellerindeki tek aracın seçim ve oy hakkı olduğunu vurguluyor.
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz ve kültürel kutuplaşmanın, toplumda bir büzülme ve kaygı hali yarattığını belirtiyor. Ancak, İmamoğlu'na yönelik operasyonun bu kaygıya ek olarak bir öfke de yarattığını ve özellikle gençlerin ülkeyi terk etme düşüncesini tetiklediğini öngörüyor.
Ağırdır, CHP'nin bu süreçte önemli bir rol oynayacağını ve toplumsal muhalefetin tek ana aktörü olduğunu ifade ediyor. CHP'nin kapsayıcı bir tavır sergileyerek, örgütlü bir muhalefet oluşturması gerektiğini vurguluyor. İktidarın hamlelerinin öngörülebilir olduğunu, ancak CHP'nin nasıl bir karşı hamle yapacağının belirsiz olduğunu belirtiyor. Ağırdır, CHP'nin sadece itiraz dili kullanmak yerine, yeni bir siyaset örmesi gerektiğini savunuyor.
Son olarak, Ağırdır, iktidarın dış politikadaki avantajlarının iç siyasetteki hamlelerini kolaylaştırdığını belirtiyor. Ancak, seçmenler arasında büyük bir gerginlik beklemediğini ve iktidarın geri adım atmayacağını öngörüyor.